Adıyaman Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Zeki DİŞKAYA canlı yayın konuğu olarak katıldığı Edessa TV’de yaptığı açıklamada aşağıdaki ifadelere yer verdi:
“Adıyaman gündeminde olan konu öncellikle ekonomi stokçuluğun, zamların olduğu bir günden bahsediyoruz. Dövizi yükseltip kar etme, borsayı yükseltip kar etme, faizi yükseltip kar etme peşindeler.
Millet olarak bize düşenler var. Stokçuluğa karşı olmak lazım, buna fırsat vermemek lazım, bu fakir fukaranın hakkına girmemek gerekiyor. Ama bu ekonomik yansımalar çok olumsuz, yani Adıyaman da 42 yaşındaki bir vatandaş bu ekonomik sıkıntılardan dolayı intihar teşebbüsünde bulunuyor. Engelleniyor bir şekilde vazgeçiyor, ertesi gün Adliyenin yanındaki 9 katlı binanın atlayıp, intihar ediyor. Topluma bu yansımaların süratle önüne geçilmesinin, tedbirlerin alınması elzemdir. Bu konuda çok seri tedbirlerin alınmasını halk olarak bekliyoruz.
Hükümetimizin bugün görebildiğim kadarıyla MTV vergilerinden bir takım devlet vergilerinden %25’lik bir rakama endekslediğini gözlemledik. %36 olması gerekirken Sayın Cumhurbaşkanı onayıyla %25’lere çekildi. Yani bu zamların daha da aşağı çekilmesi halkın temennisidir.
Sosyal yardımlaşma vakıflarından devletin ihtiyaç sahiplerine dağıtmış olduğu çok yüksek rakamlarla dağıtılan malzemeler var. Biz buradan bir çağrı yapsak, yetkililerimiz bunu nazar¬-ı itibarı olsa Türkiye’yi bilmiyorum ama Güney Doğu Anadolu Bölgesinden halkın tamamının buna sıcak bakacağı kanaatindeyim. Kayıtlarımız da ihtiyaç sahiplerinin isimleri var, bunların adına yıldan yıla, aydan aya yapılan sosyal yardımlaşmaları kesin sıfırlayın.
Özellikle savunma sanayisinin sekteye uğramaması lazım. Bütün bu keşmekeşliğin içinde savunma sanayisine yara aldırmamak gerekir. Bu ülkenin güvenliği için, milletin güvenliği için önemlidir. Bugün haberlerde izledim, bunun üzerine bir takım siyasetler konuşulduğunu gördüm. ASELSAN’ın bilmem kimlere satıldığı yönünde ifadeler var. Halbuki buralar açık, şeffaf kurumlar, borsada kısmen olaylar var. Dışarıdan ortak alınıp uçak imalatına geçilebilir. Ama %51’lik hisse Türk devletinindir. Bunu yetkililer de beyan ediyorlar. Yani bu milli konular üzerinde kimsenin siyaset yapmaması gerekiyor. İktidara talip olan bir parti, programını ortaya koyar, yapacaklarını ortaya koyar ve ne yapacağını söyleyip bu millete anlatır. Ekonomik politikalarınızı, dış politikalarınızı ve iç politikalarınızı anlaşılır biçimde ortaya koymazsanız bu millet sizi anlamaz, bu keşmekeşlik de devam eder.
Son paylaşmak istediğim uyuşturucu ahtapot gibi her tarafı sarmış vaziyette, o vesileyle bu uyuşturucuyla ilgili ülke genelinde çok acil tedbirlerin alınması gerekir. Milyar dolarlarca bu uyuşturucu sektöründe dönen para var. Bunların tedbirlerinin özellikle sınırlarda seri ve süratle alınması, çoluk çocuklarımızın bu iş karşısında muhafaza altına alınması gerekiyor. Devlete çağrımdır, uyuşturucu pençesine düşen bu genç nesiller için rehabilite edici sağlık hizmetlerinin kurulması gerekmektedir.”
