-REKTÖR PROF. DR. DAĞLI: “BİRLİK, BERABERLİK VE DAYANIŞMA
RUHUYLA DÜŞMANA GÖĞSÜNÜ SİPER EDEN ANTEPLİLER BÜYÜK BİR
KAHRAMANLIK DESTANI YAZMIŞTIR”
-GAZİKÜLTÜR AŞ GENEL MÜDÜRÜ PROF. DR. YAKAR: “BİZE EMANET KALAN
BU CENNET VATANA AYNI İNANÇ VE BAĞLILIKLA SAHİP ÇIKMALIYIZ
SANKO Üniversitesi’nde Gaziantep’in Kurtuluşunun 101’inci yıl dönümü nedeniyle
“Belgelerle Antep Savunması” konulu konferans düzenlendi.
Edebiyat Kulübü tarafından düzenlenen ve sunuculuğunu Tıp Fakültesi 1’inci sınıf
öğrencisi Onur Solak’ın yaptığı programa Gazikültür AŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Halil
İbrahim Yakar, konuşmacı olarak katıldı.
SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, yaptığı konuşmada, her türlü
yokluk ve yoksunluğa rağmen birlik, beraberlik ve dayanışma ruhuyla düşmana
göğsünü siper eden Antepliler’in büyük bir kahramanlık destanı yazdığını söyledi.
Dört bir yandan işgalci ordular tarafından kuşatılan bu toprakların kolay
savunulmadığını anımsatan Prof. Dr. Dağlı, Antep Savunmasının eşi benzeri
görülmemiş bir mücadele olduğunun altını çizdi.
“Annesinin iffetini korumak için henüz 14 yaşında şehit edilen Mehmet Kamil, 'Benim
cesedimi çiğnemeden geçemezsiniz' diyen Şahin Bey, Karayılan, Arslan Bey,
Yüzbaşı Kılıç Ali ve nice gizli kahramanlar düşmana karşı tek vücut olarak mücadele
etmişlerdir” diyen Prof. Dr. Dağlı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“11 ay boyunca ortaya konulan şerefli direnişin sonunda 6317 evladını şehit veren
Gaziantep halkı, 25 Aralık 1921'de düşmanları geldikleri gibi geri göndermeyi
başarmıştır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Gaziantepliler için; ‘Türküm diyen her
şehir, her kasaba ve en küçük Türk köyü Gazianteplileri kahramanlık örneği olarak
alabilir.’ demiş ve Anteplilerin kahramanlığını herkese örnek olarak göstermiştir.
Bizden sonraki nesillere bağımsızlık mücadelemizi en doğru şekilde aktarmak, aynı
inanç, birlik ve beraberlik içinde topraklarımıza sahip çıkmak boynumuzun borcudur.
Bu nedenle ülkemizi ve şehrimizi hak ettiği yere getirmek için var gücümüzle
çalışmalıyız.”
Prof. Dr. Dağlı, “Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını
ve Antep Savunmasında gözlerini kırpmadan canlarını feda eden tüm şehit ve
gazilerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor, Gazi Şehrimizin Kurtuluşunun 101’inci
yılını büyük bir mutluluk ve gururla kutluyorum” diyerek sözlerini tamamladı.
PROF. DR. HALİL İBRAHİM YAKAR
Gaziantep’in konumu nedeniyle önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Yakar,
“Antep’e sahipseniz hem Anadolu’ya hem de Ortadoğu’ya sahipsiniz” dedi.
Belgelerle Antep Savunmasında verilen mücadeleyi anlatan ve üç ‘Gazi’ unvanından
birine sahip olmanın haklı gururunu yaşadıklarına vurgu yapan Prof. Dr. Yakar,
şunları kaydetti:
“Antep’e önce İngilizler girdi. Ermenilerin yardımıyla tüm silahlar toplatıldı. Eğer bir
hanede silah ya da mühimmat bulurlarsa önce para cezası veriyor ardından idam
ediyorlardı. İngilizler için petrol çok önemliydi ancak Antep’te petrol olmadığı için
Fransızlarla anlaşma yaparak Antep’i terk ettiler.
Fransızlar hastanemizi, camilerimizi, sivillerimizi vurdular. Anteplilerin savunması
karşısında şehri askeri güç bakımından elde edemeyeceklerini anlayan Fransız
askerleri Antep’i dört bir yandan kuşattı. Şehire dışarıdan erzak ve mühimmat
girmesine izin vermeyerek halkı açlığa sefalete mahkum bıraktılar. Uzun süre aç
kalan Antep halkı otları kaynatarak çorba, acı zerdali çekirdeğinden ekmek yaptı.”
ANTEP SAVUNMASINDA KADINLARIN VE ÇOCUKLARIN ROLÜ BÜYÜKTÜR
Antep Savunmasında kadınların ve çocukların rolünün büyük olduğunu anlatan Prof.
Dr. Yakar, çocukların cephede fişek topladıklarını, kadınların ise cephede savaşan
eşlerine, babalarına, kardeşlerine, amcalarına, dayılarına imalatı harbiyede
çocukların topladığı boş kovanları tekrar doldurarak cepheye su ve erzak taşıdıklarını
anımsattı.
Savaş sonrası şehrin perişan olduğunu ve Anteplilerin yaralarını sarmak için çok
çalıştıklarını belirten Prof. Dr. Yakar, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bundan 101 yıl önce acı zerdali çekirdeği kırıp ekmek yapılırken bugün Gaziantep
gastronomi şehri oldu. Posta güvercinleriyle haberleşme yapılırken yine bugün
Türkiye’nin en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST kuruldu.
İmalatı harbiyede kendi silahlarını yaparken şu an beş organize sanayisinde on
binlerce insana istihdam kapısı sağlandı. Yani Gaziantep küllerinden doğdu.”
“Hala bazı camilerimizin üzerinde mermi izleri duruyor. Onlara ibretle bakmamız
lazım. O izler bizim geçmişimiz” diyen Prof. Dr. Yakar, sözlerini şöyle tamamladı:
“Nerede yaşarsak yaşayalım muhakkak tarihimizi bilmemiz, yüzyıllar önce bu
topraklarda ne mücadeleler verilmiş öğrenmemiz ve bu değerleri bizden sonraki
nesillere aktarmamız gerekiyor. Bize emanet kalan bu cennet vatana aynı inanç ve
bağlılıkla sahip çıkmalıyız. Unutmadık, unutturmayacağız.
Sevgili gençler başarılı olmak için önce plan yapın, sonra uygulayın ve
sürdürülebilirlik sağlamaya çalışın. Eğer çalışmazsanız başınıza bomba yersiniz ama
çalışır, teknoloji üretirseniz ancak o zaman dünyaya hükmedersiniz. Bulunduğunuz,
yaşadığınız çevreyi inceleyin, tarihinizi bilin ve 25 Aralık Panorama Müzesi başta
olmak üzere müzeleri gezip dünü mutlaka öğrenin.”
Genel Sekreter Dr. Yusuf Ziya Yıldırım, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Murat
Akkın, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkan Pasinlioğlu, Ortak Dersler
Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şahin Abdullah Sırmalı, SANKO Üniversitesi Hastanesi
Mesul Müdürü Dr. Suat Özerbaş, akademik ve idari personel ile öğrencilerin katıldığı
programda, Antep Direnişi ardından çekilen fotoğraflardan oluşan Gaziantep
Savunması sergisi açıldı.
Program, hediye takdimi ve düzenlenen kokteylin ardından son buldu.