Bu memlekette okuma yazmayı sökmüş herhangi birinin üstünde rahatlıkla konuşabilecegi üç konu var siyaset din devlet…yani bilgi fikir görüş birliği akıl gerektirmiyor devlet din bizim için kutsal değerlerdir .gerek solun gerek İslamcı ve milliyetçiler bile hepsinin ortak politik hedefi devletciliktir.devletciligide eşit adil gelir dağılımına teşvik destek prim gibi regülasyonlarla savunmaktır gelir ve kazancın özel mülkiyetin tasarrufların yatırım girisim kısacası bireylerin tüm iktisadi servetlerini devlet gücüyle yönlendirir.hemfikirmiyiz bilmiyom ama bana göre devlet bağışı yardımı hatta sadakayı bile kendisi alıp devlet gücüyle ihtiyaç sahiplerine dağıtmalı.muslumanlarin geçmişinden din devlet birlikteliği vardır bu hazreti peygamber döneminde başlamış halen devam ediyor.ha birde siyaset oyununa giren dinin sömürü malzemesi olmaması kitlelerin nabzina göre şerbet vermek için din üzerinden siyaset yapmamalı bence.cunku dogmatik bilgiler işin içine girer ama geleneksel devlet yönetmenin verimli sonuçlar elde edeceğimiz bı çağ değil.bin senelik insanlık tarihinde İslam'ın asla sekulesturmeyecegini diğer dinlere kıyasla esnekliği dincligi tarihte görülmüştür.devletin dini ideilojisi olurmu? Olursa hukuk devleti olurmu ?herkese eşit mesafede devlet yönetimi olurmu? Osmanlı döneminde bile azınlıklar kendilerini kendi inanç doğrultusunda kanunlarına göre yönetimler.yani İslam dünyasında toplumların yönetiminde din devlet ayrılığı olmamış Avrupa'da da Hristiyanlık din vardı ve Hristiyanlık adına savaşlar yapıldı.reform hareketlerinden sonra mezhep savaşları yapıldı.eger reform Avrupa'da başladıysa bunun tek nedeni onların dinin İslam'dan daha eski olmasıdır.geldigimiz çağda halk kitleleri için önemli olan adalettir herkes için geçerli yasalardir.dinin olup olmaması önemli değil tarih içinde böyle olmuştur .dinin özü hukuga adalete ahlaka dayanır yoksa birbirimizi kandırmış oluruz dünya gerceklerindende bihaber ibni Haldun vurguladığı gibi 'Ümran adaletle abad'olur